“Aylak Adam” ve “Anayurt Oteli” Romanlarıyla Yusuf Atılgan

Hayatı: Yusuf Ziya Atılgan, 1921 yılında Manisa’da dünyaya geldi. Yunan işgali sonucu ailesiyle birlikte Hacırahmanlı’ya göç etti. Necâti Bey İlköğretim Okulu ve Balıkesir Lisesi’nden mezun olduktan sonra İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’ne kaydoldu. Burada Ahmet Hamdi Tanpınar’ın ve Hâlide Edip’in öğrencisi oldu. Mezun olduktan sonra Maltepe Askerî Lisesi’nde edebiyat öğretmenliği yaptı. 1946 yılında Hacırahmanlı’ya, babasının ölümüyle kendisine kalan çiftlik işlerine, geri döndü. Bir süre sonra edebiyata yöneldi ve Aylak Adam (1959) romanıyla Yunus Nadi Roman Ödülü’nü ikincilikle kazandı. 1973 yılında ikinci romanı olan Anayurt Oteli’ni yayımladı. Anayurt Oteli’nin 1986 yılında sinemaya aktarılmasıyla tanınırlığı arttı. 1989 yılında kalp krizinden vefat etti ve üçüncü ve son romanı olan Canistan’ı tamamlayamadı.

Edebi kişiliği:

  • Türk edebiyatının en önemli yazarlarından biri olan Yusuf Atılgan, postmodernizmi esas alır.
  • Romancılığıyla tanınır.
  • Romanlarının dili akıcı ve sadedir.
  • Romanlarında bilinç akışı, iç monolog, diyalog ve geriye dönüş tekniklerini kullanır. (Yazar, eserlerinde karakterlerin ruhsal durumunu başarıyla tasvir eder.)
  • Eserlerinde ele aldığı başlıca konular yabancılaşma ve yalnızlıktır. (Romanlarında çağdaş karakterlerin bunalımlı ruh halleri ve sürekli bir arayış içerisinde olmaları göze çarpar.)

Eserleri:

Roman: Aylak Adam (1959), Anayurt Oteli (1973), Canistan (tamamlanmamıştır)

Öykü: Bodur Minareden Öte (1960), Eylemci (Bütün Öyküleri, 1992) Çocuk Kitabı: Ekmek Elden Süt Memeden (1981)

Çeviri: Toplumda Sanat (K. Baynes; 1981)

Piyes: Çıkış Gecesi (1947)

Yusuf Atılgan’ın yalnızca iki ‘kısa’ romanı olmasına rağmen romanlarında kullanmış olduğu sade dil, modern teknikler ve başarılı tahliller onu Yeni Türk edebiyatının romancılığıyla tanınan en önemli yazarlarından birisi yapmıştır.

Aylak Adam

Yusuf Atılgan’ın 1959’da yayımlanan ilk romanıdır. Roman, ‘C.’ adında 28 yaşındaki genç bir adamın bir yıl boyunca, farklı mevsimlerde (kitap dörde ayrılmış olup; “Kış”, “İlkbahar”, “Yaz” ve “Güz”) başından geçen olayları anlatır. Paralı sayılan ve geçim derdi olmayan C., günlerini ressam arkadaşı Sadık’ın atölyesinde, restoranlarda, sinemalarda ve İstanbul’un çeşitli semtlerinde, yürüyerek ve sürekli düşünerek geçirir. C., toplumda yerini bulamadığını düşünen ve bu uğurda ‘gerçek aşk’ını arayan, mutsuz, yalnız ve aylak bir adamdır. C., sürekli aradığı gerçek sevgiye hep çok yaklaşmakta fakat hiç ulaşamamaktadır.

Dünyada hepimiz sallantılı, korkuluksuz bir köprüde yürür gibiyiz. Tutunacak bir şey olmadı mı insan yuvarlanır.

C., edebiyatımızda yer almış ‘aylak’ tipinin kırılma noktasıdır. Tanzimat Dönemi’nde ‘Batı’yı yanlış anlayan, alafranga’ olarak karşımıza çıkan bu tip (örneğin Felâtun Bey, Bihruz Bey) Aylak Adam’da ‘geçim derdi olmayan, topluma yabancılaşmış yalnız birey’ olarak çıkar.

Anayurt Oteli

Yusuf Atılgan’ın 1973’de yayımlanan ikinci romanıdır. Aylak Adam’da olduğu gibi Anayurt Oteli’de tek karakter üzerine kurulmuştur. Burada C.’nin yerini otelin kâtibi Zebercet alır. Otelde otelin sahibi ve kâtibi olan Zebercet ve ortalıkçı kadından başka kimse yoktur. Bir gece gecikmeli Ankara treniyle gelen kadın otelde bir gün kalır ve ertesi gün tekrar geleceğini söyleyip gider. Bu durum Zebercet’in bütün hayatını değiştirir. Zebercet günlerce gecikmeli Ankara treniyle gelen o gizemli kadını bekler. Uzun bekleyişler sonucunda Zebercet ruh sağlığını kaybetmeye başlar. Roman bir cinayet ve intiharla son bulur.

Ne çok yalan söyleniyordu yeryüzünde; sözle, yazıyla, resimle ya da susarak.

Aylak Adam’la bazı yönlerden benzerlik gösteren Anayurt Oteli’nin, Aylak Adam’a göre psikolojik çözümlemelerinin daha derin ve daha ağır olduğu görülüyor. Romanın yazıldığı dönem aldığı eleştirilerin çoğu kitapta geçen müstehcen içeriklerden dolayı olmuş. Bu eleştiriye gelen yorumlardan kimisi bu durumun rahatsız edici olduğunu söylese de kimisi Zebercet’in iç dünyasını anlamak için yer aldığını söylüyor. Takdir okuyucuya kalmış. Roman, 1986 yılında beyaz perdeye de aktarıldı.

Reklam

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s